Türkiye’de gıda fiyatları OECD ülkeleri ortalamasının 7 katından fazla artmış, Avrupa şöyle kötü durumda böyle mahvolmuş şeklinde çığırtkanlık yapanlar için de güzel bir kaynak olarak aşağıdaki tabloyu detaylı bir şekilde incelemenizde fayda var.
Küçük bir örnek olarak; Almanya’da gıda fiyatları geçtiğimiz yıla oranla %10 artmış, Fransa’da %4,6 ve Türkiye’de ise %91,6!
Bu farkın sebebinin dünyada yaşanmakta olan tedarik zinciri krizi olmadığı açık! Eğer öyle olsaydı tabloda verilen diğer ülkelerde de Türkiye’ye benzer bir artış olması beklenmeliydi.
Peki bu artışı diğer ülkelerden fazla yaşamamızın sebebi nedir?
Aslında bu cevabı vermek için “Ekonomist” olmaya gerek yok, şöyle ki dünya ülkeleri faizi arttırırken amaç olarak harcamaların kısılmasını ve tasarrufa dönülmesini amaçlar. Tabi ki farklı amaçları da var, ancak ana hedef tasarrufları arttırmak ve talebi kısmaktır. Bu sayede fiyatı yükselmekte olan ürünler kontrol altına alınmaya çalışılır. Bizde ise bunun tam tersi bir yola girilerek, faizleri düşürüp harcamaları arttırdık ve bunu takip eden ihtiyaçların öne çekilmesi vasıtası ile harcamalar ve borçluluk arttı. Süreç fiyatların yükselmesi ve enflasyon ile sonuçlandı.
Ülkemizin riskleri de mevcut politikalar yüzünden hali hazırda yükselme eğrisi içindeydi ve ABD’nin faiz artırımları ile yabancı yatırımcının güvenli limanlara gidişi de hızlandı. Sonuç kurların yükselmesi ile sonuçlandı.
Kısaca; ben Ekonomist’im diyerek, siz ne anlarsınız diyerek bu işler olmuyor. Özgür Demirtaş’ın bir videosunda çok güzel bir sonuç cümlesi var lütfen onu da aşağıdaki bağlantıdan izleyin ve iki artı ikinin her zaman dört olduğunu hatırlayın.
https://youtu.be/pQQMRiht9MU?t=1201
Resesyon ve Gelecek Öngörüsü
Bugünlerde ise resesyon endişeleri kaynaklı emtia fiyatlarında derin geri çekilmeler başladı, sonucunda ülkemizde faiz indiriminden kaynaklı öne çekilen harcamalardan dolayı hammadde stoklarını arttırma kabiliyeti olan firmalarımız (Kısaca finansal anlamda güçlü olan firmalarımız.) büyük zararlar ile karşı karşıya kalacak. Emtia fiyatları gerileyeceği için ellerinde yüksek fiyatlar ile almış oldukları stoklardan dolayı spot piyasada alım yapan üreticiler karşısında yüksek fiyatlar ile ürün satmaları gerekirken üretimi kısamayacakları için ellerindeki hammaddelerin yeterliliği kadar zarara boyun eğmek durumunda kalacaklar.
Mevcut ekonomik buhranı getirenler ise enflasyonun gerilemesi ile gerine gerine gezmeye başlayacaklar. Akıl karı değil, ama durum bu! Ne yazık ki siyaseti dine, ekonomiye alet ettiğiniz zaman ülke olarak kaybetmekten başka sonuç yoktur.
Mahfi Eğilmez’in aşağıdaki özdeyişini hatırlatalım ve yazımızı bitirelim.
“Faizi düşürerek enflasyon çözülebilseydi Türkiye dünyanın en düşük enflasyonuna sahip ülkesi olurdu.” Diğer özdeyişler için buraya tıklayabilirsiniz.
1 comments